Smallville Dizisindeki En Büyük Aşklar!
Selam Smallville hayranları, bende sizin gibi diziyi en az 5 kez bitirmişimdir. Sizler için bu harika dizideki en büyük ve akılda kalan aşk ilişkilerini şöyle kısaca bir anlattım. Tekrar başlayacaklar için hatırlatıcı, yeni başlayanlar için ise bilgilendirici bir içerik. Geçelim Smallville dizisindeki en büyük aşklara!
CrawL
Clark Kent ve Lois Lane
Bu aşk ilişkisi, dizinin en önemli ve en uzun süren ilişkisiydi. Clark ve Lois, birbirlerinin tam zıttı gibi görünüyorlardı ama aslında çok uyumluydular. Clark, Lois’in cesur, komik ve meraklı kişiliğine hayrandı. Lois ise Clark’ın dürüst, kibar ve fedakar kişiliğine vuruldu. İkisi birlikte çalışırken arkadaş oldular ve zamanla aşık oldular. Lois, Clark’ın Kırmızı-Mavi Bulanıklık olduğunu öğrendiğinde onu destekledi ve onunla evlenmeye karar verdi. Clark da Lois’e sırrını söyledi ve ona güvendi. İkisi birlikte birçok zorlukla başa çıktılar ve sonunda evlendiler. Clark’ın Süpermen olmasında Lois’in büyük rolü vardı.
Önerilen: Smallville Tüm Sezonları ve Konuları: Bize Neler Anlatıyor?
Önerilen: Hangi Smallville Karakterisin? Kişilik Testi!
Clark Kent ve Lana Lang
Bu aşk ilişkisi, dizinin ilk sezonlarındaki en önemli ilişkiydi. Clark, Lana’ya ilk görüşte aşık oldu ama ona yaklaşmakta zorlandı. Lana ise Clark’ın gizemli ve tatlı kişiliğine ilgi duydu ama onun kendisinden bir şeyler sakladığını hissetti. İkisi birçok engel ve ayrılık yaşadılar ama birbirlerini unutamadılar. Lana, Clark’ın Kryptonlu olduğunu öğrendiğinde onu kabul etti ama Lex Luthor ile evlendiği için Clark ile ayrılmak zorunda kaldı. Lana, Lex’ten kaçtıktan sonra Clark ile tekrar bir araya geldi ama güçlü bir zırh giydiği için Clark ile temas edemedi. Lana, Clark’ın hayatındaki en önemli kadın olmaya devam etti.
Jonathan Kent ve Martha Kent
Bu aşk ilişkisi, dizinin en sağlam ve en sevgi dolu ilişkisiydi. Jonathan, Clark’ın babasıydı. Martha ise Clark’ın annesiydi. İkisi çok sevgiliydi ve Clark’ı evlat edindiler. Jonathan, Clark’a nasıl davranması gerektiğini öğretti ve onu korudu. Martha da Clark’a sevgi verdi ve onu destekledi. Jonathan, belediye başkanlığı seçiminde kalp krizi geçirerek öldü. Martha, Jonathan’ın ölümünden sonra çok yıkıldı ama hayata tutundu.
Clark Kent ve Alicia Baker
Clark Kent ve Alicia Baker, Smallville dizisinin üçüncü sezonunda tanışıyorlar. Alicia, meteor taşlarından etkilenerek ışınlanma yeteneği kazanmış bir genç kız. Clark da onun gibi süper güçlere sahip olduğu için ona yakın hissediyor. İlk başta Alicia’nın saplantılı davranışları yüzünden sorunlar yaşasalar da sonradan birbirlerine aşık oluyorlar.
Dördüncü sezonun başında Alicia, Clark’ın sırrını ifşa etmekten vazgeçiyor ve onunla evlenmek istiyor. Clark da onu sevdiği için kabul ediyor ama evlilikleri yasal olmadığı için aileleri tarafından iptal ediliyor. Alicia, Clark’ın ailesi ve arkadaşları tarafından kabul edilmek için çabalıyor ama Lex Luthor’un oyunları yüzünden tehlikeye giriyor.
Dördüncü sezonun ortasında Alicia, Clark’ın sırrını korumak için kendini feda ediyor ve bir suikastçı tarafından öldürülüyor. Clark, onun ölümünden çok etkileniyor ve onu unutamıyor. Alicia’nın ölümü Clark’ın hayatında önemli bir dönüm noktası oluyor.
Clark Kent ve Alicia’nın aşkı, Smallville dizisinin en ilginç ve duygusal ilişkilerinden biri. İkisi de süper güçlere sahip olmaları nedeniyle birbirlerini anlıyor ve destekliyorlar. Alicia, Clark’ın sırrını öğrenmesine rağmen ona sadık kalıyor ve onu seviyor. Clark da ona güveniyor ve onunla evlenmeye karar veriyor.(kırmızı etkisinde)
Ancak bu ilişki, dizinin senaristleri tarafından yeterince iyi işlenmediğini düşünüyorum. Alicia’nın karakteri çok hızlı bir şekilde değişiyor ve Clark’ın ailesi ve arkadaşlarıyla uyum sağlamaya çalışıyor. Bu da onun başta gösterilen saplantılı ve tehlikeli yanlarını unutturuyor. Ayrıca Alicia’nın ölümü çok ani ve gereksiz bir şekilde gerçekleşiyor. Bu da Clark’ın acısını yeterince yansıtmıyor.
Bence Clark Kent ve Alicia’nın aşkı, daha uzun ve derinlemesine işlenmeliydi. İkisinin arasındaki bağı daha çok göstermeli ve onların mutlu olmaları için daha çok mücadele etmeleri gerekiyordu. Alicia’nın ölümü de daha anlamlı ve etkileyici bir şekilde olabilirdi. Bu şekilde bu aşk, dizinin en unutulmaz ve güzel aşklarından biri olabilirdi.
En sevdiğim ilişki buydu...
Lex Luthor ve Lana Lang
Bu aşk ilişkisi, dizinin en karmaşık ve en dramatik ilişkisiydi. Lex, Lana’ya ilk görüşte aşık oldu ve onu elde etmek için her şeyi yaptı. Lana da Lex’e güvendi ve onunla evlendi. Ancak Lex’in kötü niyetli planlarını öğrenen Lana, ondan kaçtı ve Lex’i öldürdüğünü sandı. Lex ise Lana’yı unutamadı ve onu geri almak için uğraştı. Lex’in Lana’ya olan saplantısı, onun iyice kötüleşmesine sebep oldu.
Chloe Sullivan ve Jimmy Olsen
Bu aşk ilişkisi, dizinin en tatlı ve en trajik ilişkisiydi. Chloe, Clark’ın en yakın arkadaşı ve gazeteci bir kızdı. Jimmy ise fotoğrafçı bir gençti. İkisi birlikte çalışırken aşık oldular ve evlendiler. Ancak Chloe’nin meteor gücüne sahip olduğunu öğrenen Jimmy, ondan uzaklaştı. Jimmy, Doomsday tarafından öldürülmeden önce Chloe ile barıştı.
Oliver Queen ve Chloe Sullivan
Bu aşk ilişkisi, dizinin son sezonlarında ortaya çıkan bir ilişkiydi. Oliver, Green Arrow lakaplı bir süper kahramandı. Chloe ise süper kahramanlara yardım eden bir bilgisayar dehasıydı. Oliver, Chloe’nin zekasına ve cesaretine hayrandı. Chloe de Oliver’ın iyiliğine ve maceracılığına vuruldu. İkisi birlikte çalışmaya başladılar ve aşk yaşadılar. Son bölümde evlendikleri ortaya çıktı.
Lionel Luthor ve Martha Kent
Bu aşk ilişkisi, dizinin en sürpriz ve en gizli ilişkisiydi. Lionel, Lex’in babası ve Clark’ın düşmanıydı. Martha ise Clark’ın annesiydi. Lionel, Martha’ya ilgi duyduğunu belli etti ve ona yardım etti. Martha da Lionel’a güvenmeye başladı ve aralarında bir yakınlaşma oldu. Ancak Lionel, Lex tarafından öldürüldü.
Davis Bloome ve Chloe Sullivan
Bu aşk ilişkisi, dizinin en karanlık ve en tehlikeli ilişkisiydi. Davis, Doomsday adlı canavara dönüşen bir paramedikti. Chloe ise Davis’in tek sakinleştirebilen kişiydi. Davis, Chloe’ye aşık oldu ve onu korumak için her şeyi yaptı. Chloe de Davis’e acıdı ve ona yardım etmeye çalıştı. Ancak Davis, Jimmy’i öldürdü ve Chloe tarafından vuruldu. Chloe, Davis’in ölümünden sonra çok üzüldü ve onu unutamadı.
Zod ve Tess Mercer
Bu aşk ilişkisi, dizinin en karmaşık ve en dramatik ilişkisiydi. Zod, Krypton’dan gelen klon bir askerdi. Tess ise LuthorCorp’un başkan yardımcısıydı. Zod, Tess’e ilgi duydu ve onunla birlikte oldu. Tess de Zod’a sadık kaldı ve onun planlarına destek verdi. Ancak Zod’un Dünya’yı yok etmek istediğini anlayan Tess, ona ihanet etti. Zod, Tess’i öldürdü ama Tess de Zod’un güçlerini aldı.
Oliver Queen ve Lois Lane
Bu aşk ilişkisi, dizinin en eğlenceli ve en renkli ilişkisiydi. Oliver, Yeşil Ok lakaplı bir süper kahramandı. Lois ise Clark’ın çalışma arkadaşıydı. Lois ile tanıştığında ona aşık oldu ve bir süre çıktılar. Ancak Lois, Oliver’ın süper kahraman kimliğini kabullenemedi ve ondan ayrıldı. Oliver ise Lois’i unutamadı ama sonunda onun Clark ile mutlu olduğunu gördü.
